forum-egitimbilgisi
Forum
Forum - Genel bakış
=> Daha kayıt olmadın mı?
Saygıdeğer forum üyelerimiz, |
Hazırlamış olduğunuz dokümanları burada paylaşabilir, diğer üyelerimizle bilgi paylaşımında bulunabilirsiniz. İsterseniz forumumuza doküman ekleyebilirsiniz. Sizlerin hazırlamış olduğu çalışmalar diğer öğretmenlerimize ulaştıkça, bilgiler katlanarak artacaktır. Unutmayalım ki, bilgi paylaştıkça artar. Paylaşmayı seven bütün öğretmenlerimizin çalışmalarını bekliyoruz.
|
forum egitimbilgisi - BU DA GEÇER...
Burdasın: forum egitimbilgisi => BİLGELİK BELGELERİ => BU DA GEÇER... |
|
egitimbilgisi (şimdiye kadar 298 posta) |
BU DA GEÇER... Dervişin biri, uzun ve yorucu bir yolculuktan sonra bir köye varır. Karşılaştığı köylülere kendisine yemek ve yatak verecek biri olup olmadığını sorar. Köylüler dervişe kendilerinin fakir ve evlerinin de küçük olduğunu söyleyip onu Şakir diye birinin çiftliğine gönderirler. Derviş yola koyulur. Yolda rastladığı köylülerin anlattıklarından, Şakirin bölgenin en zengin kişilerinden olduğunu anlar. Bölgedeki ikinci zengin ise Haddad adında bir başka çiftlik sahibidir. Derviş, Şakirin çiftliğinde çok iyi karşılanır. Yer içer, dinlenir. Şakir de ailesi de hem misafirperver hem gönlü geniş kişilerdir... Yola çıkma zamanı gelir, derviş Şakire teşekkür ederken, Böyle zengin bir insan olduğun için hep şükret der. Şakir şöyle cevap verir: Hiçbir şey olduğu gibi kalmaz, bazen görünen gerçeğin kendisi değildir. Bu da geçer... Derviş yol boyunca bu söz üzerine uzun uzun düşünür. Aradan birkaç yıl geçmiş, dervişin yolu yine aynı bölgeye düşmüştür. Şakiri hatırlar, uğramaya karar verir. Rastladığı köylülere Şakiri sorar. Haaa o Şakir mi der köylüler, O iyice fakirledi, şimdi Haddadın yanında çalışıyor. Derviş hemen Haddadın çiftliğine gider, Şakiri bulur. Eski dostu yaşlanmıştır, üzerinde eski püskü giysiler vardır. Üç yıl önceki bir selde sığırları telef olmuş, evi yıkılmıştır. Toprakları da işlenemez hale geldiği için çaresiz, selden hiç zarar görmemiş ve biraz daha zenginleşmiş olan Haddadın yanında çalışmaya başlamıştır. Şakir ve ailesi üç yıldır Haddadın hizmetkârıdır. Şakir bu kez dervişi son derece mütevazı olan evinde misafir eder. Kıt kanaat yemeğini onunla paylaşır... Vedalaşırlarken derviş Şakire olup bitenlere çok üzüldüğünü söyler ve Şakirden şu cevabı alır: Üzülme... Unutma, bu da geçer... Yedi yıl sonra dervişin yolu yine aynı bölgeye düşer. Ve büyük bir şaşkınlık içerisinde olanı biteni öğrenir. Haddad birkaç yıl önce ölmüş, ailesi olmadığı için de bütün varını yoğunu en sadık hizmetkârı ve eski dostu Şakire bırakmıştır. Şakir Haddadın konağında oturmaktadır, geniş arazileri ve binlerce sığırıyla yine yörenin en zengini olmuştur. Derviş eski dostunu iyi gördüğü için ne kadar sevindiğini söyler ve yine aynı cevabı alır: Bu da geçer... Birkaç yıl geçmiş, derviş yine Şakire uğramak istemiştir. Ona bir tepeyi gösterirler. Tepede Şakirin mezarı vardır ve taşında şu yazılıdır: Bu da geçer. Derviş, Ölümün nesi geçecek diye düşünür ve gider. Ertesi yıl Şakirin mezarını ziyaret etmek için geri döner, ama ortada mezar filan yoktur. Büyük bir sel gelmiş, bütün tepeyi süpürüp savurmuş, Şakirden geriye hiçbir iz kalmamıştır. O yıllarda ülkenin sultanı, kendisi için çok farklı bir yüzük yapılmasını ister. Öyle bir yüzük olmalıdır ki, sultan mutsuz olduğunda umudunu tazelemeli, mutlu olduğunda ise kendisini tembelliğe kaptırmasına izin vermemelidir. Hiç kimse sultanı tatmin edecek böyle bir yüzüğü yapamaz. Bir gün sultanın adamları bu bilge dervişi bulur, yardımını isterler. Sultan yüzük işine takmıştır. Derviş, sultanın kuyumcusuna hitaben bir mektup yazıp verir. Kısa bir süre sonra yüzük sultana sunulur. Sultan önce bir şey anlamaz, çünkü son derece sade bir yüzüktür bu. Derken üzerindeki yazıya gözü takılır, biraz düşünür ve yüzüne büyük bir mutluluk ışığı yayılır. Yüzüğün üzerinde Bu da geçer yazmaktadır. Yazan : Okay Gönensin Kaynak : www.vatanim.com.tr |
Bütün konular: 730
Bütün postalar: 732
Bütün kullanıcılar: 2
Bugün 22 ziyaretçi (31 klik) kişi burdaydı!